16 Ağustos 2012 Perşembe

Müşfik KENTER Vefat Etti.

                   Facebookta bu paylaşımların arttığını görünce bildiğin Telaşlandım. Ulan yok değildir dedim. Bir gayret açtım gazeteleri. Manşetlerde göremeyince ufak bir tebessüm ettim, bir oh çektim derken.. Aşağıdaki küçük kare gözüme takıldı. Her zamanki bilindik gülümsemesi ve mükemmel sesini tanımlayan görüntüsü ile orada duruyordu işte. Altındaki başlığı okumaya gerek kalmamıştı ne yazdığı zaten tahmin edilebilirdi böyle büyük sanatçılar için. Onlar Gazeteye kolay kolay çıkmaz çıktıklarında da ancak ölüm haberi ile gazete yer bulurlardı. Üzüldüm.. Hemde çok.

    Müşfik KENTER Vefat Haberi


 Ben evde yalnız büyüdüm. Sokağa hiç çıkmadım. Sokak arkadaşım olmadı benim. Misket oynamadım.Çelik çomak oynanırken izledim sadece, İstop, yakartop, ebelemeç, maç ha keza... Annem Babam çalışltıkları için üstümden kilitleyip giderlerdi kapıyı.Olsun üzülmezdim ama yalnız değildim çünkü. Edi vardı,büdü vardı, kurabiye canavarı vardı,minik kuş vardı,uzay süvarileri,yakari vardı ,Okumayı bile onlar öğretti bana.Gerçekten diyorum Şaka değil. daha okula gitmeden 4 yaşındayken babamın kulladığı arabanın arka koltuğunda teyzemin kucağında otururken Susam Sokağındakilerin gösterdiği gibi heceleyerek KIRMIZI ÜZERİNE BEYAZ HARFLERLE sanki benim okumam için KOCAMAN yazılmış YANGIN kelimesini okumuştum. Arabanın içerisinde bir neşe koptu.. ardından ÇÖP geldi. Ardından YOKUŞ..

HAA birde ALF vardı... Alf i okadar çok severdim ki bana benim ebatımda olan peluş oyuncağını almışlardı. Sokaktaki her kedi ŞANSLI ydı benim için. Belkide Müşfik Kenter bu yüzden benim 

hayatımda bir kilometre taşı. Belkide ölen çocukluğumun bir parçası.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder